MELTEM KARAKAŞ
Türkiye Harb Sendikası üyesi yüzlerce savunma sanayii işçisi ‘anlaşamıyoruz’ diyor Eskişehir ‘da yürüyüş düzenledi. Türk Harb İş Eskişehir Şube Başkanı Hasan Atak, “Eskişehir’de 2 binin üzerinde insan var. Türkiye26 bini aşkın üyesiyle Türkiye Bugünün yarattığı şartlarda geçinemeyeceğimizi söyledik. Temel ihtiyaçlarımızı karşılayamadığımızı, eğitimden sağlığa kadar her şeyi artık karşılayamayacağımızı söyledik. Lüks konutlar istemiyoruz, uçak almak istemiyoruz, lüks araba almak istemiyoruz. Milyon dolarlık uçak motorlarını bize teslim ediyorsanız, biz de ailelerimize, çocuklarımıza ekmek götürmek istiyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz. Bıçak kemiği deliyor. “Kemiği parçaladı” dedi.
Türkiye Askeri İşçi Sendikası’na üye yüzlerce savunma sanayii emekçisi, ‘Geçimimizi sağlayamıyoruz’ diyerek, Eskişehir’de yürüyüş düzenledi. Yüzlerce Eskişehir 1’inci Hava İkmal Bakım Merkezi çalışanı mesai çıkışı Köprübaşı’nda toplanarak Millet Anıtı’na yürüdü. ‘Savunma emekçisi, vatan bekçisi’, ‘Eskişehir uyku işçilerini koruyun’ gibi sloganlar atan işçilere çevredeki vatandaşlar da destek verdi.
“NEDEN SİZE KAÇIMIZI ANLATAMIYORUZ?”
Hasan Atak şunları söyledi:
“Düdüklerimizle anlatmaya çalıştık, basın bültenimizle anlatmaya çalıştık, ıslıklarla, alkışlarla anlatmaya çalıştık. Bugün de yürüyerek anlatmaya çalışıyoruz. Buradan tüm yetkili kurumlara sesleniyoruz. Acımızı neden anlatamıyoruz, anlaşamıyoruz, anlaşamıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, savunma sanayinde tarihinin belki de en kritik dönemlerini yaşıyor. En büyük kriz ve düşmana, terör örgütlerine karşı Türk Hava Kuvvetlerinin en büyük caydırıcı unsuru olarak askerlerimize sahada destek veriyor ve onların yanında yer alıyorsak, bunu Türkiye Cumhuriyeti yetkililerine ve yetkililerine bir kez daha ifade etmek isteriz. Hükümet yetkililerine buradaki işçi kardeşlerimizin, hepimizin çok büyük katkıları olduğunu söyledik, defalarca söyledik, ne madalya, ne de tanınma istiyoruz, biz sadece bizim olanı istiyoruz, haklarımızı istiyoruz. .
“ÇOCUKLARIMIZA EKMEK VERMEK İSTİYORUZ”
Sorunun sadece geçim sorunumuz olmadığını söyledik. İşyerlerimiz için sorun olduğunu söyledik. Eğer devlet yetkilileri ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ diyorsa bu buradaki tüm emekçilerin sayesindedir, bizim sayemizdedir. Bunları unutmayın. Bizler, Eskişehir’de 2 bini aşkın, Türkiye’de ise 26 bini aşkın üyemizle birlikte, Türkiye’nin bugün yarattığı şartlarda anlaşamayacağımızı söyledik. Temel ihtiyaçlarımızı karşılayamadığımızı, eğitimden sağlığa kadar her şeyi artık karşılayamayacağımızı söyledik. Lüks konutlar istemiyoruz, uçak almak istemiyoruz, lüks araba almak istemiyoruz. Milyon dolarlık uçak motorlarını bize teslim ediyorsanız, biz de ailelerimize, çocuklarımıza ekmek götürmek istiyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz. Bıçak kemiği deliyor. Kemiği parçaladı. Bu nedenle buradan personel sınıfına seslenmek istiyorum; Arkadaşlar bu dava sadece Türk Harb İş sendikasının davası değil. Türkiye işçi sınıfının davasıdır.
“HAVA TEDARİĞİNİN HAYATTA KALMASI, SANATÇILARIN HAYATTA KALMASI ANLAMINA GELİR”
‘Eskişehir tedarikine sahip çık’ sloganını attınız. Esnaflara, memur kardeşime, Eskişehir’deki işçi kardeşime sesleniyorum; Sadece Eskişehir’de değil, dünyada da Türkiye’deki sayılı işyerlerinden birinde çalışıyoruz ve bugün, Eskişehir Hava İkmalinin ayakta kalması, Eskişehir esnafının hayatta kalması anlamına geliyor. Bu da demek oluyor ki, Eskişehir’deki diğer işçilerimiz daha fazla maaş alıyor. Bu nedenle, Eskişehir ile ilgili bu yanılgıya düşmeyin; Bu algılar, 20 yıl önce, Eskişehir Hava İkmal personelinin maaşlarının yüksek olduğu ve çok yüksek fiyatlar aldığı yönündeydi. Hava ikmal işçileri 20 yıldır büyük bir özveriyle çalışıyor. Vatanseverliğiyle büyük fedakarlığını bu ülkeye bir görev olarak göstermiştir.
“HERKES KENDİSİNİN İZLERİNE DİKKAT EDECEK”
Burada 20 yıl önce taban fiyatın 4,5 katı ücret alan işçiler, şimdi 1,5 katı ücretle çalışıyor. O kadar azaldı ki. Yüzde 400 oranında azaldı. Türkiye’nin vatansever insanları olarak, ülkemizi zora sokmadan, hiçbir işimizi aksatmadan kaygılarımızı yetkililere anlatmaya çalışıyorsak, bir kez daha söylüyoruz; sesimizi duyun. Sesimizi duyun, anlaşamıyoruz. Bu nedenle savunma çalışanları bu katkının karşılığını istiyor. Bu kadar yeter diyoruz. Bu yeterli! Matematik ortada. Hesaplamayı biliyoruz, kaybımızı da biliyoruz. Herkes dikkat edecek ve hesaplamaları doğru yapacak. Bu işçi bunu başaracaktır.”
